Tiroid, paratiroid ve adrenal bezlerin cerrahi hastalıkları ile pankreas ve gastrointestinal yolağın nöroendokrin tümörleri üzerine klinik uzmanlaşmadır.

 

 

 

Tüm tıbbi eğitimimi San Fransisko’da Kaliforniya Üniveristesinde aldığım ve eğitimimin erken bir döneminde Endokrin Cerrahisi kürsüsünün başkanlarından biri olan Dr. Orlo H. Clark’la çalıştığım için endokrin cerrahiyi seçmem doğal bir seçimdi. Onun alan üzerine ilgisi ve bilimsel merakı bulaşıcıydı.

 

 

 

Yeni teknolojinin uygulanması ve hasta sonuçlarının dikkatli değerlendirilmesi cerrahi ilerlemenin köşe taşıdır. Minimal invaziv cerrahi adrenal bez hastalıklarında hasta sonuçlarını dramatik olarak iyileştirmiştir ancak tiroid gibi organlarda sonuçlarının halen beklenip görülmesi gerekmektedir. Bu gelişmeleri uygulayacak olanlar; yeni yaklaşımların diğer birçok faktörler ile birlikte hasta sonuçları ve maliyet açısından iyi olup olmadığını değerlendirebilme konusunda en bilgili biz olduğumuz için, endokrin cerrahlar olmalıdır 

 

Bence Türkiye’deki endokrin cerrahi olgulaşmış ve gelişmiş bir alandır. Birçok Türk endokrin cerrahı bizim cerrahi derneklerimizin üyeleridirler.

 

 

 

Günlük yaşamlarımızın bütününde daha global bir dünyaya doğru gittiğimizden endokrin cerrahisi uzmanlığı eğitiminin uluslararası olarak standardizasyonu, herkese danışmalık sağlanması, bazı endokrin neoplazilerin nadir olmaları nedeniyle tedavi sonuçlarını değerlendirebilmemiz açısından anlamlı verilere sahip olabilmemiz için uluslararası konsorsiyum ve işbirliği gerektirdiğinden paylaşılmış veritabanlarının oluşturulması üzerine işbirliği fırsatlarına sahip olmalıyız.